Yaşam

Evrendeki En Sert Madde Olarak Kabul Edilen Elmasların Tahtını Parçalayacak Yeni Keşifler Yapıldı!

Çoğumuzun en sert elementi düşündüğünde akla ilk gelen şey elmastır. Ancak son araştırmalara göre elmaslar galaksimizdeki en sert cisim olmayabilir. Detaylar için haberimize gelin. ?

Kaynak:https://www.iflscience.com/what-is-th…

Yüzyıllar boyunca elmaslar sertliğin sembolü ve hatta reçetesi olarak görüldü.

Ancak bilim dünyasında her zaman olduğu gibi bu bilgiler de zamanla gelişen teknoloji ve bilgi birikimiyle güncellenmiştir. Mohs ölçeği gibi ölçekler, bir maddenin sertliğini, başka bir maddeyi çizme yeteneğine göre sıralar. Ancak bu ölçek doğrusal olmayan değerlendirmeler içermekte ve bazı sorunlar barındırmaktadır. Bu nedenle, sayısal olarak daha doğru olan Vickers sertlik ölçeği gibi başka sertlik ölçümleri de uygulamaya konmuştur. Vickers testi, bir elemanın stres altında deforme olmadan ne kadar yükü kaldırabileceğini ölçer.

Elmas, dört karbon bağı sayesinde uzun süre en sert element olarak kaldı.

Ancak elmasların bile farklı türleri vardır ve bazıları diğerlerinden daha serttir. En sert elmaslar, neredeyse hiç kusuru olmayan Tip IIa elmaslardır. Doğal elmasların yalnızca yüzde 1-2’sini oluşturan bu tür, dünyanın en ünlü taşlarından bazılarını içermektedir. Ayrıca mümkün olduğu kadar sert olacak şekilde tasarlanan sentetik elmasların çoğu da Tip IIa kategorisindedir.

İnsanlık her zaman daha fazlasını arzuladığı için wurtzite bor nitrür (wBN) kristallerinin elmaslardan daha sert olabileceği düşünülmüştür. Ancak gerçek dünyada wBN’nin doğal modülleri çok küçüktü ve doğrudan test edilemiyordu. Kimyacılar 2009 yılında büyük miktarlarda wBN üretmeyi başardıklarında bunun Vickers ölçeğine göre elmaslardan daha az sert olduğunu buldular ancak herkes bu konuda hemfikir değil.

Elmaslardan daha sert olduğu iddia edilen bir diğer doğal madde ise lonsdaleittir.

Lonsdaleite de karbondan yapılmıştır ancak kübik yerine altıgen bir yapıya sahiptir. Teorik olarak lonsdaleitin elmastan yüzde 58 daha sert olması gerekir. Bununla birlikte, lonsdaleit yalnızca asteroitler Dünya’ya çarptığında doğal olarak oluşur ve asteroitlerdeki karbon hiçbir zaman tamamen saf olmadığından, diğer elementlerin izleri eseri zayıflatır. Yani teoride elmastan daha sert olan doğal lonsdaleit olabilir, ancak henüz kimse onu bulamadı.

2004 yılında laboratuvar ortamında üretilen grafen de elmasların tahtını sarsabilecek bir diğer malzeme.

Grafen de altıgen yapıya sahip karbondan oluşuyor ancak tek bir atom katmanından oluşan tabakalar halinde bulunuyor. Grafen, keşfi nedeniyle 2010 Nobel Fizik Ödülü’nü kazanan mucitleri tarafından mükemmel bir malzeme olarak tanımlanıyor ve sertliği, diğer pek çok özellik arasında nadiren bahsedilen bir özellik. Ancak teorik olarak grafen elmastan daha serttir.

Dyneema ve Buckypaper gibi diğer sentetik malzemeler de en zorlu konu olabilecek argümanlar arasında yer alıyor.

Ancak bu malzemeler şu anda o kadar küçük miktarlarda mevcut ki Vickers testini uygulayıp en sert maddeyi beyan etmek pratik değil. Üstün sert malzemeler sadece gösteriş için değil, pratik nedenlerden dolayı da aranıyor. Elmaslar, sert elemanların kesilmesini veya parlatılmasını gerektiren birçok endüstriyel uygulamada kullanılır. Daha sert bir malzeme aynı işi daha hızlı yapabiliyorsa, büyük miktarlarda üretildiğinde büyük değer kazanabilir.

Ancak şu ana kadar hiçbir ekipman bu ihtiyacı karşılayamadı.

Bu nedenle elmaslar hala bir makine operatörünün en iyi dostu olmaya devam ediyor. Bu bilgiler ışığında elmas dünyanın en sert elementi içerisinde halen önemli bir yer tutsa da bilim ve teknoloji dünyasındaki gelişmelerle bu tahtın sarsılabileceği aşikardır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu